- İznik'e gidiyor musun?
- Evet
- Mesafe?
- 160 km!
- Neden 160? Git maraton koş, 50 koş, 90 koş.. Ne koşarsan koş ama 160 çok fazla değil mi?
Derin bi sessizlik..
Hayatımda ilk defa 100 mil bir yarışa katılacağım ve kafamda binbir tane soru zaten vardı. Aniden gelen bu tarz bir soru karşısında hemen verebileceğim bir cevap yoktu. Gerçekten yoktu. Neden 100 mil ve 160 küsür km.. Neden daha azında kendimi denemiyorum. Yarış öncesi bu kadar stres olmaz. Yarışa daha iki hafta varken gece-gündüz hava durumundaki güncellemeleri takip etmezsin. Haftalık antrenman hacminde 120 km'lik bloklara ulaşmana rağmen hala kafanda ''acaba biter mi bu yarış?'' diye soru işareti olmaz.. Hem biz profesyonel filan da değiliz. Çalışıyoruz, artan zamanda evde hanım ve çocuklarla vakit geçirmeliyiz. Daha da artarsa antrenman yapabiliriz!! Posasının posası..
Yarış öncesi zaten heyecan vardı, bir de bu sorunun cevabı için düşünmeye başladım. Gerçekten ben neden durup dururken 160 km'lik yarışa kaydolmuştum. Neden? Neden? Yarış günü start anına kadar bu sorunun cevabını düşündüm. Düşündüm, düşündüm... Bir cevap bulamadım.
Orhangazi-Solöz burnu arası hava çok acayipti. Bir an terletirken, birden tir tir titretebiliyordu!