Eurobike 2016

Avrupa'nın, belki de dünyanın en büyük bisiklet fuarlarından biri her sene Eylül ayının başı gibi Almanya'nın Friedrichshafen bölgesinde yapılır. Yaklaşık 2 yıldır haberdar olduğum bu fuara ilk öğrendiğim andan itibaren her sene katılmak istemişimdir. Bisiklet sektöründeki bütün markaların katıldığı( min %95'i) ve önümüzdeki senenin ürünlerinin, teknolojilerinin sunumunun yapıldığı dünya üzerindeki bütün bisiklet dergilerinin, bisiklete dair bütün basının katıldığı bir show. Yeni ürünleri ilk elden ve ilk önce görme fırsatı, daha da önemlisi test etme imkanı.

Mükemmel kombinasyon!!

Bianchi Oltre XR4 kadro, Sram etap grupset, Zipp 404 jantseti.

Fuardan yaklaşık 1 ay önce gitmeye karar verdim ve  uçak bileti için ufak bir araştırma yaptım. Friedrichshafen Almanya'nın İsviçre sınırında küçük bir kasaba ve kendine ait bir havaalanı mevcut. Ve daha da güzeli THY'nin buraya direk uçuşu var. Ancak fuar dolayısıyla özellikle o hafta bilet fiyatları çıldırmış durumda. Uygun olan günler de var ama uçak saat 16:00-17:00 gibi Friedrichshafen'e iniyor dolayısıyla o gün ölüyor. Tüm bunları incelerken harita üzerinde  Zürich'in Friedrichshafen'e yakın (1:30-2saat) olduğunu farkediyorum ve gidiş Zürich, dönüş Friedrichshafen olmak üzere bilet fiyatlarının yarı yarıya hesaplı hale geldiğini görüyorum. Ayrıca Zürich gidiş sabah saat 05:00'de. 08 gibi Zürich ve saat 10-11 de Friedrichshafen'deyim. Günün geri kalanı için fuar programı yapabilirim.
Bilet işini hallettikten sonra kalacağım yer için booking.com ve eurobike resmi siteden bölgeyi biraz kolaçan ediyorum ama otel konusunda uçak bileti kadar şanslı değilim. Merkezi Friedrichshafen bölgesini kapsayan 30-40 km çaplı bir daire içinde neredeyse boş otel hiç yok. Olan 1-2 otelde de fiyatlar uçuk. Yine eurobike resmi sitede dolanırken ''accomodation'' sekmesinde çadır opsiyonunu görüyorum. Organizasyon fuar alanına çok yakın bir yerde çadır alanı temin ediyor.(günlük 5euro) Kendi çadırınla gidip fuar süresince çadırda kalıyorsun. Wc, banyo vs tüm ihtiyacın kamp alanında mevcut. İlk başlarda zorunlu olarak kayıt olduğum kamp fikri daha sonraları bana güzel bir fikir gibi gelmeye başlıyor. Öncelikle fuara çok yakın olacağım. Araç kiralama veya ulaşım sorunum da olmayacak diye düşünerekten çadır fikrine alışmaya başlıyorum.
Ve tüm bunların üzerine yine organizasyonun sayfalarını karıştırırken Zürich havaalanından fuar alanına ücretsiz coaching servisi olduğundan da haberdar oluyorum ve hemen ona da kayıt oluyorum.

Kağıt üzerinde herşeyi hallettikten sonra Eurobike'ta özellikle gezmeyi istediğim firmaların hall numaralarını ufak bi defterde not ettim. Eurobike öncesi çadır için gerekli eksik malzemelerimi de (lamba, mat, uyku tulumu) tamamlayıp gideceğim günü beklemeye başladım.

Uçağım Salı sabahı Atatürk havaalimanından kalkıyordu. Saat 10 gibi Zürich'e indik. Ben garanti olsun diye saat 11:00'deki coaching'e kayıt olmuştum. Papaport kuyruğuydu, bagaj sırasıydı derken isabet oldu, benim coaching'e ulaşmam 10:50'yi buldu. Bi otobüs dolusu Eurobike yolcusuyla Friedrichshafen'e doğru saat tam 11:00'de yola çıktık. Otobüs tam tamına doluydu. Şoför de zaten benim rezervasyon saatime bakıp otobüse öyle aldı. İçimden 'Alman disiplinine bak!!'' demek geçti.

Saat 12:30 gibi fuar alanının önünde otobüsten indik. Sırtımdaki çantadan bir an önce kurtulmak için hemen kamp alanını bulmalı, çadırımı kurmalıydım. Biraz araştırdıktan sonra kamp alanını buldum. Çok uzak değildi ama güniçinde sürekli fuara git-gel bayağı yorucu olabilirdi. Herneyse deyip devam ettim.

Decathlondan aldığım çadırı 10-15 dk gibi bir sürede kurup eşyaları da çadıra bırakıp fuara doğru yürümeye başladım. Çok uzak değildi ama yaklaşık 15dk hızlı tempo yürümeyi gerektiriyordu. Zaten fuar alanı inanılmaz büyük ve araba ile bile gelseniz aracınızı parkettikten sonra en az 10dk yürümeniz gerekiyor. Böyle düşününce biraz rahatlıyordum.  Bu düşüncelerle yürürken fuar alanına ters kalan bir yerde bir bisikletçi gördüm. '' Aa bisiklet kiralayabilir miyim acaba'' diye bi düşünce geçti aklımdan.. Aynı saniye ''boşver şimdi'' dedi içimdeki ses:)) 3-4 adım atmıştım ki; ''Hey ne yapıyorsun, şu an senin en önemli sorunun bir bisiklet bulmak'' dedi içimdeki ses ve direk uzakta gördüğüm bisikletçiye doğru yöneldim.
Bisikletçi de durumu kısaca anlattım ve 3 gün için bir bisiklet kiralamak istediğimi söyledim. Arkadaş bana hızlıca yardımcı oldu ve Orbea marka bir şehir bisikletiyle dükkandan ayrıldım.

Neredeyse bisiklet kiralama işini halletmeden fuar alanına gidecektim. Kendime biraz kızdım ve büyük bir problemi çözmenin mutluluğu ile pedallara yüklendim.
Fuar alanının ana giriş noktasında koskocaman bi bisiklet park alanı vardı. Bisikleti oraya kilitleyip fuarı gezmeye başladım.

Gerçekten fuar alanına girer girmez alanın büyüklüğünden etkileniyorsunuz. Bisiklet sever biri olarak hep görmek istediğim markaları birarada görmek müthiş birşey.. Aklınıza gelen neredeyse her marka burada. Açıkcası bundan sonrası için ben yazmayayım.resimler konuşsun:))

kamp hayatı bizden sorulur:)

Bianchi

Bianchi Specialissima( 780gr'lık kadro!!)

Lapierre Aerostorm

Colnago'lar show için dinleniyor

Kişiye özel bisiklet yapan Sarto

Sarto

Çadırın içinden kamp alanı. İlk gün sonunda alanda çadır kuracak yer kalmamıştı.

Fuarın yıldızı!! Kiraladığım Orbea marka şehir bisikleti

Canyon. Her ne kadar Türkiye'de kötü bir imajı olsa da, görüştüğüm mühendisler kadro kalitesinde uluslararası standartda olduğunu söyledi

mini yol

Parlee bu TT kadroyla ilgi topladı.

Disk frene Parlee etkisi

Scott

Surly'nin çelik kadroları posterlik

Canyon

Ghost!! Görüntü ve donanım olarak çok tatmin olmuştum. Test sürüşünde hayal kırıklığına uğradım. Yol grubu dağ seviyesinde değil!!

Cannondale!! Sadeliğini, basitliğini ve şıklığını her zaman beğendiğim marka

Ritte, renkler efsane

Ritte, bisiklet değil sanat eseri!

Bianchi L'eroica standının önünde efsane bisikletçi Fausto Coppi için 1 dk'lık saygı duruşu lütfen

Lapierre!! 70. yıl için üretilen kadro

Sevemedim gitti seni De Rosa!!

O bir klasik, o bir efsane.. C60

Efsanenin en güzel hali

Mavic.. Siz yokken biz vardık diyor

Çelik ve titanyum kadrolar

3T.. Kadro acayip hoşuma gitti.

3T kadro

Tommasini!! Acayip bisikletler var.

Canyon rekor kıran bütün bisikletlerini getirmiş

Burası fuar değil. Fuar alanına çok yakın olan Lightweight fabrikasını ziyaret ettim. Bu bisiklet Lightweight ile Passoni markasının titanyum ve carbon malzemeden ürettiği bir sanat eseri! 

Fiyatı mı? Fabrikadakiler bu bisikleti satın alamayacağımızı söyledi.

Passoni+Lightweight (carbon+titanyum kadro)

Yukarıda görüldüğü gibi fuarı ve içeriğini resimlerle anlatmaya çalıştım. Eurobike yolculuğumda yaşadıklarımı kısaca özetlemek gerekirse;

* Friedrichshafen'e ulaşım için etraftaki havaalanlarını da araştırın, zira fuar dönemi Friedrichshafen'e ulaşım pahalı olabiliyor. Zurich havaalanı bu iş için ideal. Zurich havaalanından Eurobike'ın ücretsiz coaching hizmeti var. Gidiş Zürich dönüş Friedrichshafen ve bunun gibi bütün kombinasyonları inceleyin.

* Gitmeden önce Eurobike resmi siteyi iyice okuyun. Ulaşım, transfer, konaklama, internet vs, aklınıza gelebilecek herşey için ön kayıt yapıyorlar. Kayıt olmadan hiçbir haktan yararlanabileceğinizi zannetmiyorum. Sistem tıkır tıkır işliyor.

* Bence çadırda kalın. Etrafta bir otel bulmanız neredeyse imkansız. Fuar alanına ulaşım trafikten dolayı sıkıntı. Fuara yakın kamp alanında kalıp, kiralık bir bisikletle zamanınızı çok daha efektif kullanabilir, akşam kamp alanında dünyanın her yerinden gelmiş birçok üretici, satıcı, tedarikçi ile sektör hakkındaki tecrübelerinizi paylaşabilirsiniz.

*''Eurobike test day'' muhteşem bir etkinlik. Markaların en yeni modellerini ilk olarak siz test etmek istiyorsanız, web sitesinden kayıt olun, kask, pedal, ayakkabı ve bisiklet giysilerinizi yanınızda götürün. 

*  Eurobike alanına çok yakın bir yerde olan Lightweight fabrikasını şans eseri öğrendim. Eurobike'a özel fabrika satış yapıyorlardı. Kesin ziyaret edin.

*Friedrichshafen küçük bir kasaba. Yemek için akşamları göl kenarına inebilir ve göl manzarası eşliğinde keyifli vakit geçirebilirsiniz. Ancak ulaşım için ya bir araç kiralamalı veya taxi bulmalısınız. Ben ulaşımı bisikletle hallettim. Bana sorarsanız en keyiflisi:)

Seneye fırsatım olursa tekrar gitmeyi kesinlikle çok isterim. Bakalım...

Güncel paylaşımları takip etmek isterseniz Instagram hesabımı takip edebilirsiniz.

Herkese iyi antrenmanlar..