Pokut yaylası
foto bana ait değil.(netten bulduğum anonim bir foto)
Kaçkar Ultra için Cuma günü Trabzon'a inip, kiraladığımız araçla Ayder yaylasında kalacağımız otele gidiyoruz. Ayder yaylası 5 yıl önceki kısa ziyaretime göre bir hayli şişmanlamış bina anlamında. Binalardan yaylada yaylayı bulmakta zorlanıyorum. Tabi herkes kendine göre haklıdır ama bu tarz doğa harikası yerlerde daha dikkatli,daha seçici ve doğaya karşı çok ama çok daha dikkatli olmalıyız.
Yarış sabahı 05:00'de uyanıyoruz ve 05:45 gibi odadan çıkıp kahvaltıya geçiyoruz. 06:30 gibi servislerle start alanına doğru hareket ediyoruz. Start noktası; Çinçiva Köprüsü (irtifa 441m)
Startla birlikte yaklaşık 200m asfalttan koşup, Pokut yaylası ayrımından stabilize yola giriyoruz ve sert bir tırmanış başlıyor. Yaklaşık 13 km boyunca ortalama %12-13 eğimde hızlı tempo yürümeye çalışıyoruz. Nabız bandı kullanmadım ama bu bölümde ortalama 150-160 bpm gitmişimdir rahat. Zordu:) 1700-1800 rakımlara ulaştıktan sonra stabilize yoldan ayrılıp single-track bir yola giriyoruz. 1-2 km buradan devam edip Pokut yaylasına ulaşıyoruz. Tek kelimeyle muhteşem... Ben burada arkadaşlarla vedalaşıp yarışı bitiriyorum..( şaka şaka:)) Pokut yaylası irtifa 1971m.
Bu tarz dağ geçişlerini içeren ultralara 2. kez katıldığım için birşey dikkatimi bu sefer net bir şekilde çekiyor. ''Ben 1800m ve üzerinde ben değilim.İrtifa beni ciddi etkiliyor.''
Tabi bu antrenmansızlığa ve irtifada yaşamamaya bağlı birşeydir deyip geçiyorum.
Pokut Yaylasında istasyonda bir yandan birşeyler atıştırırken bir yandan da manzarayla bir müddet kendimizden geçip yola çıkıyoruz tekrar. Hazindak yaylası çok uzakta olmamalı..
1-2 km kadar dar bir patikadan devam edip stabilize bir yola bağlanıyoruz tekrardan. Sık sık çeşme görüyoruz ve buz gibi sudan kana kana içiyoruz.
Bu tarz yarışlarda su-tuz dengesini iyi ayarlamak lazım. Vücutta su azalabilir, gereğinden fazla su içmiş olabiliriz, tuz azalabilir, gereğinden fazla tuz alabiliriz. Bunların hepsinin performansa direkt etkisi olduğu gibi durumu tespit edip önlem alamazsak yarış bırakmaya yol açabilecek birçok komplikasyona neden olabilir. Eğer bu konularda muzdaripseniz veya merak ediyor ve öğrenmek istiyorsanız size bomba bir kaynak vereyim. Sevgili Aykut abimizin (Aykut Çelikbaş) Su ve Elektrolit Dengesi başlıklı yazısı yabancı sitelerde dahi bulamayacağınız ayrıntıda ve açıklıkta..
Hazindak yaylasındaki 3nolu istasyona ulaşıyoruz. Pokut yaylasına kıyasla benzer coğrafya farklı mimari.
Hazindak yaylasından uzaklaşır uzaklaşmaz dar bir patikaya girip tek sıra ilerliyoruz. Patika dar ve teknik beceri istiyor. Ayrıca bazı noktalarda kayıp düşmek an meselesi. Dikkatli ve keyifle ilerliyoruz. Takribi 3-4 km sonra tekrar stabilize yola bağlanıp inişe geçiyoruz.
Çıkışlar herzaman zordur. Zorlanırsın, nabız tavan yapar, yürüme tempon bile çok yavaşlar ama bu sefer ben bu uzun inişte sınıfta kaldım. Ve şu anda bu satırları yazarken(yarışın üzerinden 5 gün geçti.) üst ön adaleler (quadlar) hala mız mız yapıyor.
İnişin ilk 4-5 km'si iyi bir tempoda koştum ancak özellikle yarışın son kısmı benim açımdan acılıydı. Bu bölümden itibaren neredeyse yarışın sonuna kadar kendimi koşmak için zorlasam da ağırlıklı olarak yürüyüp çok kısa koşu araları gerçekleştirebildim. Aslında bu bölümde beklentim yavaş da olsa koşabilmekti. Çünkü eğim sürekli negatifti. Ama uzun ve sert tırmanış, akabinde 2000m seviyelerinde geçen 6-7km ve antrenmansızlık böyle bir sonuç çıkardı ortaya.
Yarışı 7:54 sürede bitrdim.
* Strava yarış kaydı
Bu yarışta yaşadıklarımı ve gördüklerimi kısaca özetlersek;
-Organizasyon için söylenebilecek negatif hiçbirşey yok. Alper-Elena çifti canla başla ellerinden geleni yapıyorlar. Ellerine sağlık..
-Kaçkarlar Milli Park sınırı muhteşem bir coğrafya. Bu bölgede çok güzel mtb ve trail yapılır. Fırsatınız olursa kesin yapın.
-Bu bölgelerdeki gereksiz betonlaşma dikkat çekiyor, üzüyor.
-Bu mesafelerin üzerine bu form durumundayken çıkmak büyük risk.40-50km'li mesafelere devam:)
- Takviminize uydurabilirseniz tavsiye edebileceğim bir yarış. Aynı zamanda UTMB için 3 puan veriyor. Benim gibi adamda bile aldığım 3 puan durup dururken kaşıntı yapmaya başladı:)))
(bu arada; Uludağ ultradan da 3 puan kazanmışım, toplamda 6 puan yapıyor ama CCC başvuru için max 2 yarıştan 8 puan toplamak gerekiyormuş. Şimdilik zor..)
Son olarak maraton, ultramaraton, granfondo bisiklet yarışları, triatlon gibi farklı branşlarda birçok yarış koşmama vesile olduğu için kulübüm Marathonist ve özellikle Emre Tacir başkana, antrenmanlarımda ve yarışlarımda evde beni idare eden ve aynı zamanda motive eden sevgili biricik eşim Elif'e çok teşekkür ederim.
Güncel paylaşımlar için Instagram hesabımı takip edin;)
Herkese iyi antrenmanlar..
Geçtiğimiz sene ve devamında bu sene, çok fazla koşu antrenmanı yapamadığım için bu tarz yarışların motivasyonu bitirebilme challenge'ı ve güzel, daha önce görmediğim coğrafyalarda koşabilme hissi. Antrenmansızlık yarış esnasında ve yarışdan sonraki 3-4 gün hatrı sayılır kas ağrısına neden olsa da yarışmak, o havayı koklamak, yükseklere çıkma hissi daha cazip.
Ultra 3'lü; soldan sağa( Gürhan, Cem, Kaan)
bu tarz patikalar acayip güzellikte
Yarış sabahı 05:00'de uyanıyoruz ve 05:45 gibi odadan çıkıp kahvaltıya geçiyoruz. 06:30 gibi servislerle start alanına doğru hareket ediyoruz. Start noktası; Çinçiva Köprüsü (irtifa 441m)
Startla birlikte yaklaşık 200m asfalttan koşup, Pokut yaylası ayrımından stabilize yola giriyoruz ve sert bir tırmanış başlıyor. Yaklaşık 13 km boyunca ortalama %12-13 eğimde hızlı tempo yürümeye çalışıyoruz. Nabız bandı kullanmadım ama bu bölümde ortalama 150-160 bpm gitmişimdir rahat. Zordu:) 1700-1800 rakımlara ulaştıktan sonra stabilize yoldan ayrılıp single-track bir yola giriyoruz. 1-2 km buradan devam edip Pokut yaylasına ulaşıyoruz. Tek kelimeyle muhteşem... Ben burada arkadaşlarla vedalaşıp yarışı bitiriyorum..( şaka şaka:)) Pokut yaylası irtifa 1971m.
Pokut yaylası
Bu tarz dağ geçişlerini içeren ultralara 2. kez katıldığım için birşey dikkatimi bu sefer net bir şekilde çekiyor. ''Ben 1800m ve üzerinde ben değilim.İrtifa beni ciddi etkiliyor.''
Tabi bu antrenmansızlığa ve irtifada yaşamamaya bağlı birşeydir deyip geçiyorum.
Pokut Yaylasında istasyonda bir yandan birşeyler atıştırırken bir yandan da manzarayla bir müddet kendimizden geçip yola çıkıyoruz tekrar. Hazindak yaylası çok uzakta olmamalı..
start noktasının bulunduğu alanda böyle güzel yapılar var.
1-2 km kadar dar bir patikadan devam edip stabilize bir yola bağlanıyoruz tekrardan. Sık sık çeşme görüyoruz ve buz gibi sudan kana kana içiyoruz.
Bu tarz yarışlarda su-tuz dengesini iyi ayarlamak lazım. Vücutta su azalabilir, gereğinden fazla su içmiş olabiliriz, tuz azalabilir, gereğinden fazla tuz alabiliriz. Bunların hepsinin performansa direkt etkisi olduğu gibi durumu tespit edip önlem alamazsak yarış bırakmaya yol açabilecek birçok komplikasyona neden olabilir. Eğer bu konularda muzdaripseniz veya merak ediyor ve öğrenmek istiyorsanız size bomba bir kaynak vereyim. Sevgili Aykut abimizin (Aykut Çelikbaş) Su ve Elektrolit Dengesi başlıklı yazısı yabancı sitelerde dahi bulamayacağınız ayrıntıda ve açıklıkta..
Hazindak yaylasındaki 3nolu istasyona ulaşıyoruz. Pokut yaylasına kıyasla benzer coğrafya farklı mimari.
Hazindak yaylasından uzaklaşır uzaklaşmaz dar bir patikaya girip tek sıra ilerliyoruz. Patika dar ve teknik beceri istiyor. Ayrıca bazı noktalarda kayıp düşmek an meselesi. Dikkatli ve keyifle ilerliyoruz. Takribi 3-4 km sonra tekrar stabilize yola bağlanıp inişe geçiyoruz.
Çıkışlar herzaman zordur. Zorlanırsın, nabız tavan yapar, yürüme tempon bile çok yavaşlar ama bu sefer ben bu uzun inişte sınıfta kaldım. Ve şu anda bu satırları yazarken(yarışın üzerinden 5 gün geçti.) üst ön adaleler (quadlar) hala mız mız yapıyor.
foto: organizasyon
İnişin ilk 4-5 km'si iyi bir tempoda koştum ancak özellikle yarışın son kısmı benim açımdan acılıydı. Bu bölümden itibaren neredeyse yarışın sonuna kadar kendimi koşmak için zorlasam da ağırlıklı olarak yürüyüp çok kısa koşu araları gerçekleştirebildim. Aslında bu bölümde beklentim yavaş da olsa koşabilmekti. Çünkü eğim sürekli negatifti. Ama uzun ve sert tırmanış, akabinde 2000m seviyelerinde geçen 6-7km ve antrenmansızlık böyle bir sonuç çıkardı ortaya.
Yarışı 7:54 sürede bitrdim.
* Strava yarış kaydı
Bu yarışta yaşadıklarımı ve gördüklerimi kısaca özetlersek;
-Organizasyon için söylenebilecek negatif hiçbirşey yok. Alper-Elena çifti canla başla ellerinden geleni yapıyorlar. Ellerine sağlık..
-Kaçkarlar Milli Park sınırı muhteşem bir coğrafya. Bu bölgede çok güzel mtb ve trail yapılır. Fırsatınız olursa kesin yapın.
-Bu bölgelerdeki gereksiz betonlaşma dikkat çekiyor, üzüyor.
-Bu mesafelerin üzerine bu form durumundayken çıkmak büyük risk.40-50km'li mesafelere devam:)
- Takviminize uydurabilirseniz tavsiye edebileceğim bir yarış. Aynı zamanda UTMB için 3 puan veriyor. Benim gibi adamda bile aldığım 3 puan durup dururken kaşıntı yapmaya başladı:)))
(bu arada; Uludağ ultradan da 3 puan kazanmışım, toplamda 6 puan yapıyor ama CCC başvuru için max 2 yarıştan 8 puan toplamak gerekiyormuş. Şimdilik zor..)
Son olarak maraton, ultramaraton, granfondo bisiklet yarışları, triatlon gibi farklı branşlarda birçok yarış koşmama vesile olduğu için kulübüm Marathonist ve özellikle Emre Tacir başkana, antrenmanlarımda ve yarışlarımda evde beni idare eden ve aynı zamanda motive eden sevgili biricik eşim Elif'e çok teşekkür ederim.
Güncel paylaşımlar için Instagram hesabımı takip edin;)
Herkese iyi antrenmanlar..
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder